içinde ,

1 Mayıs Emek Günü

“Bütün dünya biliyor suçsuz olduğumu. Eğer asılırsam cani olduğumdan değil, emekçi olduğumdan asılacağım.”

Bu sözü hiç kimse unutmamalı. 1 Mayıs 1886 Yılında Chicago’da 40 bin işçinin grevi sonucunda  dört işçi önderi Albert PERSONS, Adolph FISCHER, George ENGEL ve August SPIES,  8 saatlik iş günü mücadelesinde önderlik yaptıkları için idam edildi. Ve bu sözler Albert PERSONS isimli işçi, özür dileme şartıyla affedileceğinin söylenmesi üzerine, mahkeme heyetine söylediği sözlerdir.

1 Mayıs’ın  bir bayram mı, bir anma mı, bir direniş ya da dayanışma günü mü söylemek çok zor. Tek bir çatı altına koyamazsın. Artık 8 saat çalıştığın için, hakların  ve söz hakkın olduğu İçin BAYRAM; 1977 gibi birçok emekçi katledildiği için ANMA; Mehmet Akif Dalcı, Çiğdem, Albert, August gibi direnirken canlarından olanlar için DİRENİŞ; kolkola her durumda örgütlenebilindiği için DAYANIŞMA günü diyebiliriz. Senin nasıl görmek istediğin ve nerede olduğun önemli. Biliyorum daha bir çok kişi 1 Mayıs’ a propagandacıların yaptığı gösteri olarak bakıyor. Oysa ki yıllarca anlatıldı ve her geçen gün birebir yaşanmaya devam ediyor. Bu sefer yalnız işçiler de değil. Kapitalizmin çocukları da rahatsızlanmaya başladı. Geçmişte ekonomiye ‘can katan’ büyük firmaların, fabrikaların günümüzde batmasına, küçülmesine göz yumuluyor. Sadece iktidar savaşı verilirken arka bahçedeki yangının dumanını görmezden geliyorlar. Kapitalizm’in çocukları (İşverenler, yöneticiler, ekmeğine yağ sürülenler) şimdiye kadar bir emeğin ne kadar değerli olduğunu ve üzerine basıp geçerken umursamazken şimdi az da olsa işçilerle benzer dili konuşmaya başladılar. Tabi ki sistem değişmeyecek. Kendini kurtaran koşmaya devam edecek. Fakat çocuklarımızın geleceğinin bir pamuk ipliğine bağlı olduğunu ve garantiye alacak hiçbir şey bırakamayacağımızı biliyoruz artık.

İşte yıllar yıllar önce çocuklar çok zor şartlarda çalıştırılırken, emeğin değeri hiçe sayıldığı zamanlarda işçiler isyan etti. Emek çok yücedir, bunu unuttular. Emeğine dokunulduğun zaman insanın yerle bir olduğunu, kaybedecek bir şeylerinin kalmadığını unuttular. Geçmişten günümüze büyük mücadelelerle, tutuklamalarla, ölümlerle geldi 1 Mayıs. Her geçen zaman kortejlere yeni ve daha bilinçli birileri eklendi. Kazanılan haklarla bir çok şey değişti. Verilen bedellerle beraber işçi hakları yasallaştı. Ki hala mücadele veriliyor. Gerek asgari ücret için, gerek inşaat ve fabrikada yaşanan kazalar için, gerek madenlerdeki sağlıksız koşullar için…

Bir insan bir emeğin karşılığını veremiyorsa, saygı göstermeli. Tükettiğin her şey üretimin sonucudur. Üretimi tükettiğinde bir bakmışsın senin de tüketebileceğin bir şey kalmamış.

Yani kısaca 1 Mayıs Emek ve Dayanışma gününde bir arada olmak senin saygını gösterir. Çünkü geçmiş değerlerini yaşatmaktır 1 Mayıs. Senin bugün gösterdiğin mücadeledir. Güven vermektir ve kendine güç katmaktır 1 Mayıs. Kazanılan haklarımıza sahip çıkmaktır.

Eda SiSMaN İzmiR 30.04.2019

Ne düşünüyorsun?

Bir yanıt yazın

Gerekmiyorsa Kurumsallaşma

Yıllık İzin