içinde , ,

Sevgiyi Sorgulayanlar

Sevgiyi sorgulayanlarda bugün “Nevrotik” halimizi görelim;
Nevrotik olarak yetiştiysek, dünya ve diğer herkes güvenilmezdir. Katlanılabilir acı eşiği normal sistem içinde uyumlu yaşayanlara göre oldukça düşüktür. Daha fazla olumsuzluk duygusu, üzüntü ve bunalım yaşarız. Değersiz, yetersiz, reddedilmiş, dışlanmışlık hissi de üstümüze üstümüze gelir. Hayattan azıcık haz alabilmek için öncelikle bunun çok daha fazlasını vermemiz gerektiğini düşünürüz ve veririz de. Haksız bir dengesizliktir bu. Bizden gitmesine ezile ezile müsade ederiz.

Daha fazlasını yaparsak kabul edilebiliriz ancak. Daha güzel, daha zengin, daha akıllı, daha güçlü…

Hep eksiğizdir. Fazlası olmalıyız ha gayret! Dikkat çekelim, ilgi görelim, fark edilelim. Bunun için arayışımız tüm hızıyla sürer. En çok da sevgi ararız. Çünkü sevilirsek, sevdiklerimiz bize kötülük yapmaz bizi hoş görür ve kabul eder.

Sevilmemiz lazım hem de çok. Sevildiğimizden de emin olamayız. Güvensizlik temelindeyiz çünkü. Sorgulama devam eder. Seviliyor muyum? Ne kadar mükemmel olursak o kadar çok sevilme ihtimalimiz var. Bizi ancak kusursuz olursak severler. Biz ezilip, üzülüp kendimizi sevdirebilmek için gayret etmeye devam ederiz. Çünkü biz ortalama toplum insanından uyumsuz olarak farklıyız. Hayatı ziyan, ruhumuzu perişan ederiz.

Pamuk prenses de yedi cücelere kendini sevdirmek ve kabul görebilmek için “Evde yatılı yardımcı” pozisyonunda didinmemiş miydi? 

Ne düşünüyorsun?

Bir yanıt yazın

Psikolojik Dayanıklılık

Müşteri Deneyimi